Ricoh Türkiye İnsan Odaklı Sürdürülebilir Yaklaşımı ile 10. Yılını Kutladı

Kurulduğu günden beri yaratıcı ve sıradışı fikirleri ile ödüllendirilen, global kurucusu Kiyoshi Ichimura’nın 1946 yılında formülleştirdiği “Komşunu sev; Ülkeni sev; İşini sev” felsefesine sadık kalan Ricoh Group, sektör deneyiminden edindiği bilgi birikimi ile yönetim ve organizasyon becerilerini her geçen gün geliştirmesi sayesinde, 80 yılı aşkın süredir baskı ve ofis yönetimi çözümleri sunmaktadır. Global düzeyde, şirketlerin adapte olduğu dijitalleşme sürecinde dönüşümü desteklemek ve iş akışlarında direnci arttırarak performansları optimize etmek için, akıllı ofislerin geliştirilmesine yönelik bir dizi çözüm sunan Ricoh Group, operasyonlarını 40 yılı aşkın süredir Türkiye’de farklı şirketlerin bünyesinde yer alarak sürdürdürken, 2014 yılından itibaren ise bizzat kendi kurumsal adıyla Türkiye’de de yürütmeye başladı. Ricoh Türkiye’nin sunduğu bu alandaki katkıların ana hedefi, şirket felsefesinin devamı olarak, işletmelerin verimliliğini arttırmak için “insanın” her zaman merkezde olması gerekliliği ve iş süreçlerini insan odaklı bir yaklaşımla optimize etmeleri gerekliliğidir.

Ricoh, 80 yıllık sürdürdüğü geleneği ve tüm deneyimini de beraberinde aktardığı Türkiye’deki operasyonunun 10. Yılını kutlarken, Türk baskı ve IT sektöründe dinamik, yenilikçi ve rekabetçi oyuncu olmayı başararak, çalışanlarının yaratıcı bir şekilde düşünmelerine olanak sağladığını da kanıtlamış oldu.

Ofis içi yaşam söz konusu olunca kişilerin elde ettiği bireysel başarı kadar, nasıl bir atmosferde, hangi araçlarla, hangi düzeyde ve hangi hızda çalıştıkları da artık büyük bir önem kazandı. Tam da bu noktada çalışan dünyasına verimlilik kazandıracak devrim niteliğinde gelişmelere şahit olduğumuz bir dönemde, Ricoh’un akıllı hizmetleri müşterileri için büyük avantajlar sağlıyor.

Ricoh Türkiye, 10. Yılına yönelik hazırladığı yeni temasını bu anlamlı dönemde paylaşırken, kampanyanın doğası gereği 10. yılına yakışır bir söylemle bir nevi sektör yöneticilerine seslenerek, “Let People Succeed” mottosu ile dijital dönüşümde “İnsan” temasına odaklandı ve her çözümün temelinde, çalışanların potansiyelini açığa çıkarmaları için gerekli çalışma alanlarının yaratılmasının elzem olduğunu paylaştı. Toplantıdaki sunumunda Ricoh’un bugüne kadar elde ettiği başarıları ve gelecek vizyonunu paylaşan Ricoh Pazarlama Müdürü Erdem Başoğlu, Ricoh’un dijital dönüşümdeki lider konumunu ve sürdürülebilir odaklı çözümlerini içeren başlıkları detaylı bir biçimde farklı örneklerle paylaştı.

Günümüzde insan potansiyelini tam olarak açığa çıkarabilmek için iş yapış biçimlerini dönüşümden geçiren Ricoh’un sunduğu hizmetler, özellikle çalışma ve özel hayatın iç içe geçtiği çalışma sarmalında ayrıca önem kazandı. Teknolojinin devrim niteliğinde sunduğu imkanlar sayesinde artık akıllı ofisler, yalnızca bir kapsül içinde sınırlı kalmıyor ve çalışanlara büyük bir özgürlük sağlıyor. Edinilen bu özgürlük, başarıyı neredeyse garantiliyor ve kişilerin diledikleri alanda “her zamankinden daha çok, güvenle ve hızlı çalışarak”, yöneticileri ve müşterileri ile hızlı paylaşımlarda bulunmalarına olanak sağlıyor.

Ricoh Türkiye 10. Yıl toplantısında, insan odaklı yönetim stratejilerinin başarıyı neredeyse garantilediğinin altını çizen Ricoh Türkiye yöneticileri, tek bir üründen ziyade Ricoh’un çalışan dünyasına ve müşterilerine sunduğu toplam değerler üzerine başlıklar açtılar. Şirketin kültürü, duruşu, gelecek yılın hedefleri ve teknolojik iş alanlarında nasıl belirleyici olduklarını anlatan ifadelere yer verirken, hangi süreçte olursa olsunlar, insanlar ve ekipler için olağanüstü bir çalışan ve müşteri deneyimi yaratmayı hedeflediklerini dile getirdiler. Zaman kazanmak adına işleri dijital dönüşüme uygun hale getirmeyi ve her ölçekten kuruluşlar için doğru teknolojiyi uygulayarak büyümeyi desteklediklerinin de altını çizmeyi ihmal etmediler.

21. yüzyılın dijitalleştiği bu süreçte, çalışan özgüvenini derinden sarsarak adeta bir salgın gibi kişinin kendini yeterince başarılı hissetmediği “imposter” adında bir kavrama dikkat çekiyor uzmanlar. Medyadaki bu yeni dönem salgına bir cevap olarak, çalışanın zor koşullardaki hayatını kolaylaştıran ve Fulfilment through Work (iş yolu ile kendini tamamlama/tatmin etme) duygusunu destekleyen teknoloji ve alanlar tasarlayan Ricoh anlayışı, bu odak noktası ile çalışanlarını her gün motive etmeyi hedefliyor.


Ricoh Türkiye CEO’su Selda Arpacı

Kişilerin çalışma alanlarında kendi potansiyelini açığa çıkarmanın önemine vurgu yapan Ricoh Türkiye Pazarlama Müdürü Erdem Başoğlu; “Kuruluşların dijitalleşmeyi benimserken çok sıkı bir güvenlikle hibrit çalışmayı destekleyen bir alyapıya ihtiyacı vardır. Alışılmış olana bağlı kalmak yeterli değildir. Dijital çalışma tarzları ve sorunsuz iş akışları engelleri ortadan kaldırır ve daha fazla üretkenlik sağlar, fakat bunun için doğru teknoloji ve sürdürülebilir bir yaklaşım gerekir. Çalışanların potansiyelini açığa çıkarmak, yaptıkları iş sonucunda kendilerini mutlu, huzurlu daha da önemlisi kendilerini tamamlamış/gerçekleştirmiş hissetmesi için de doğru teknoloji önemlidir. Çalışanlar, üretkenliklerinde bir düşüş olmadan ev ve ofis arasında sorunsuz bir şekilde geçiş yapabilmelidir. Bu durum, süreçleri ve teknolojiyi yeniden düşünmeyi ve çalışanların karşılaştığı zorlukları derinlemesine anlamayı gerektirir. Karşılaşılan zorlukları anlamak ve kurumların hedeflerine ulaşmalarına yönelik stratejiler geliştirmek, önerilen çözümün işletmeninin geri kalanıyla uyum içerisinde çalışması adına, uygulamaya konulduktan sonra, yeni süreçlere ve iş akışlarına yönelik geri dönüşlerin takip edilmesi, çalışanların bu olumlu değişimi benimsemelerine yardımcı olunması açısından çok önemlidir. Özetle, doğru teknolojiyi seçmede “maliyet kavramı” listenin en son sırasında olmalıdır. Aslolan insanın kendini çalıştığı ortamda güvende ve başarılı hissetmesidir” ifadelerine yer verdi.


Ricoh Türkiye Pazarlama Müdürü Erdem Başoğlu

Ricoh Türkiye, Future Talent Staj Programı ile genç yeteneklere kapılarını açıyor ve onları başarıya taşıyacak kariyer yolculuğunun ilk basamağını deneyimlemeye davet ediyor.

Ricoh’un 10. Yıl kutlama toplantısında bir diğer önemli konu başlığı da Ricoh’un genç istihdamına sunduğu fırsat ve programların içeriğine yönelik oldu ve bizzat insan kaynakları yöneticisi tarafından bu programın ana hatları paylaşıldı. Müşterilerine sunduğu insan odaklı yaklaşımı, kendisi için de benimseyen Ricoh Türkiye İnsan Kaynakları Direktörü Nesime Orhan Ok, gençlere yönelik organize edilen staj programının ayrıntılarını ve anvatajlı yanlarını paylaşarak şu ifadelere yer verdi: “Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de kalifiye iş gücü bulmak gün geçtikçe zorlaştı. Pandemi sonrası, ülkenin içinde bulunduğu ekonomik kriz, yüksek enflasyon, paranın değer kaybı gibi nedenler, gençlerin, kaliteli iş gücü göçü ile Avrupa ve Amerika başta olmak üzere yurtdışına gitme kararı almasına neden oldu. Ricoh Türkiye’nin içinden geçtiği transformasyon sürecinde, çalışan profillerinde farklılaşmaya gidilmesi ile nitelikli iş gücünü bulmak, işe almak ve elde tutmak, şirket için her zamankinden zor hale geldi. Ricoh Türkiye İnsan Kaynakları olarak “Future Talent” staj programını yapılandırarak, genç yetenekleri daha üniversitede okurlarken keşfetmek, onlara gerçek bir iş deneyimi yaşatarak hem üniversite sonrası karşılaşacakları iş ortamını deneyimleme hem de onları iş ortamında gözlemleyerek ileride olası ihtiyaçlarda değerlendirmek üzere bir strateji geliştirdik. 2023 yılında ilk kez 6 gencin katıldığı uzun dönemli staj programında, stajyerler gerçek iş hayatını deneyimlerken, Ricoh Türkiye’nin kendilerine sunduğu sınırsız gelişim imkanlarından yararlandıkları gibi, iç mentorluk programına katılarak, Ricoh Türkiye yöneticilerinden birebir mentorluk alma, onların deneyimlerini dinleme, kariyerlerini nasıl yapılandırdıklarını keşfetme ve iş hayatına dair tüm sorularını cevaplandırma beklentilerini netleştirme imkanı buldular.”

Programın Özellikleri: Future Talent staj programı, üniversite öğrencilerini “gerçek” iş dünyasının içine çekmeyi hedefliyor. Bu sayede genç yetenekler, potansiyellerini keşfetme ve iş dünyasının dinamiklerini daha erken yaşta deneyimleme fırsatı buluyorlar.

Gerçek İş Deneyimi: Program kapsamında seçilen stajyerler, şirketin farklı departmanlarında gerçek iş projelerinde yer alıyorlar. Bu sayede teorik bilgilerini pratikte uygulama şansı bularak iş dünyasının gereksinimlerini daha yakından tanıyabiliyorlar. Future Talent staj programına katılan genç yetenekler, iş dünyasının gerçekleriyle erken yaşta tanışarak kariyerlerine güçlü bir başlangıç yapma fırsatı buluyorlar. Program, stajyerlere sınırsız gelişim imkanları sunarak onların potansiyellerini maksimize etmelerine yardımcı oluyor. Staj programı, sadece iş deneyimi sunmakla kalmıyor, aynı zamanda stajyerlere kariyerlerini şekillendirmeleri için sınırsız gelişim fırsatının yer aldığı öğrenme & gelişim platformuna erişim imkanı da sunuyor. Stajyerler, işe başladıkları ilk günden itibaren bireysel gelişim ve işe dair içeriklerin yanı sıra yabancı dil, bireysel hobiler gibi birçok farklı başlıkta zengin gelişim içeriklerine de erişme şansı elde ediyor. Ek olarak, Ricoh’un sunduğu iç mentorluk programı ile deneyimli yöneticilerden bireysel mentorluk alarak kariyer hedeflerine doğru güçlü bir adım daha atıyorlar.