TBMM’de Bütçe Görüşmeleri… Burcu Köksal: “21 Yıldır Yapboz Tahtasına Döndürdüğünüz Eğitimde Fırsat Eşitliğini Sağlayamadınız, Yoksulluğu…

CHP Grup Başkanvekili Burcu Köksal, TBMM Genel Kurulu’nda, “Öğrenciler yoksulluk yüzünden okuldan kopuyor. Okul sırasında olması gereken çocuklar kayıt dışı çalıştırılıyor. Çocuklar bu ülkede değer görmedikleri için, güvencesiz hissettikleri için sanal bahse, uyuşturucuya yöneliyor. Bu bütçede çocukların suça, sanal bahse, madde bağımlılığına yönelmesini engelleyecek tedbir alınmasına dair bir kaynak yok. 21 yıldır yapboz tahtasına döndürdüğünüz eğitimde fırsat eşitliğini sağlayamadınız, yoksulluğu çözemediniz” dedi.

TBMM Genel Kurulu’nda 2024 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi, 2022 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi ile Sayıştay raporlarının görüşmeleri devam ediyor. Genel Kurul’da bugün Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı ve bağlı kuruluşların bütçeleri görüşülüyor. Milli Eğitim Bakanlığı bütçesi üzerine söz alan CHP Grup Başkanvekili Burcu Köksal şunları söyledi:

“BU ÜLKEDE ÇOCUKLAR BESLENME ÇANTALARINDA YİYECEK OLMADIĞI İÇİN KARINLARINI SU İLE DOLDURUYORLAR”

“UNICEF verilerine göre çocuk yoksulluğunda dünya ikincisiyiz, çocuklardaki gıda yoksulluğunda ise dünya üçüncüsüyüz. Çocukları koruyamamakta, karanlıkta okula yollamakta mahiriz. Yaz saati uygulaması; sizin bakan olarak göreviniz çocukları karanlıkta okula yollamak değil, çocukların beslenme çantasının doldurulabileceği bir ülke inşa etmek. Yaz saati için geçtiğimiz günlerde tüm vekillerimizin verileri ortaya koymasına rağmen tam da burada Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı bu uygulamanın devam edeceğini üstüne basa basa duyurdu. Çocukları karanlıkta okula göndermek güneşten ve kahvaltıdan kesmektir. Gelişim bozukluğun ve stresin temelidir. Bu ülkede çocuklar beslenme çantalarında yiyecek olmadığı için karınlarını su ile dolduruyorlar.

Bir önceki Bakan Mahmut Özer’in, okul öncesi 1 buçuk milyon öğrenciye vermiş olduğu ücretsiz öğün mevcut Bakan Yusuf Tekin döneminde kaldırıldı. Yine Mahmut Özer, 2023 yılı Mayıs ayında okul öncesi eğitimin ücretsiz olacağını söyledi ama 14 Ekim’de şu anki Bakan Yusuf Tekin okul öncesi eğitimde katkı payı uygulaması getirdi. Mahmut Özer 2 Nisan 2023 tarihinde tüm eğitim kademelerinde okullaşma oranının yüzde 99’a ulaştığı yönünde bir tweet atarak basın açıklamasında da ‘eğitimin tüm kademelerinde okullaşma oranı yüzde 99’un üzerine çıkarıldı. Okullaşma oranımız; okul öncesi 5 yaşta yüzde 99,5, ilkokulda yüzde 99,5, ortaokul ve lisede 99,1’e ulaştı’ demişti. Sayın Bakan Yusuf Tekin’in döneminde Milli Eğitim Bakanlığı’nın resmi sitesinde ilkokul düzeyinde okullaşma oranı yüzde 93,85, ortaokul düzeyinde yüzde 91,21, ortaöğretimde yüzde 91,7, yükseköğretim düzeyinde ise yüzde 46,2 deniyor. Siz birbirinizle çelişirken birinizin söylediğini öteki doğrulamazken biz hanginize inanacağız?

“KİŞİYE ÖZEL İKİNCİ KANUN YUSUF TEKİN’İN REKTÖR ATAMASI İÇİN ÇIKARILMIŞ OLDU”

13 Eylül 2018 tarihinde 17 numaralı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesiyle profesörlükte geçirilecek en az 3 yıl şartı kaldırıldı. ‘Rektörler, profesörlerlük yapanlar arasından atanır’ şekline dönüştürüldü. Tam da 2 gün sonra 15 Eylül tarihinde Milli Eğitim Bakanlığı’nın son müsteşarı olan Yusuf Tekin işte bu hüküm sayesinde Hacı Bayram Veli Üniversitesi’ne rektör olarak atandı. Böylece ‘Harika çocuk yasası’ olarak bilenen kanundan sonra cumhuriyet tarihimizde kişiye özel ikinci kanun bugün bütçe görüşmeleri için burada bulunan Milli Eğitim Bakanlığı’nın başında olan dönemin Milli Eğitim Bakanlığı’nın son müsteşarı Yusuf Tekin’in rektör ataması için çıkarılmış oldu. Bakan Tekin’in müsteşarlık dönemi bununla da sınırlı kalmadı. Bir gecede Mili Eğitim Bakanlığı’nın tüm yöneticileri görevden alındı, Andımız kaldırıldı. ‘Türküm, doğruyum, çalışkanım’ demenin, yurdunu ve milletini sevmenin Andımızın sözlerinin neyi rahatsız etti de kaldırdınız?

Proje okulu uygulaması başladı, teftiş sistemi yerle bir edildi. Ders denetimi kaldırıldı. Sözleşmeli öğretmenlik uygulamasına geçildi. TEOG kaldırıldı, üniversite giriş sistemi yeniden değiştirildi. Yine Sayın Bakanın müsteşarlığı döneminde hayata geçirilen ‘Akıllı okul’ olarak da bilinen etüt merkezleri 15 Temmuz hain darbe girişiminden sonra soruşturma geçirdi. Bakan Tekin bu soruşturmalar esnasında bu etüt merkezlerinde boy gösterdi. Müsteşarlığı döneminde birlikte çalıştığı 8 kişiden 7’si gözaltına alındı. Milli Eğitim Bakanlığına bin 709 kişi göreve alındı ancak hepsi mülakatla. Yüksek puan almalarına rağmen mülakatlarda elenenler mahkemelere gitti ama mahkeme kararları da uygulanmadı.

“ÖYLE YETENEKLİ BİR SINIF Kİ MEVCUTLARININ HEMEN HEMEN HEPSİ KAMUDA ÜST DÜZEY GÖREVDELER”

Okullara temizlik görevlisi, güvenlik personeli atamadınız. Veliler aralarında para toplayarak temizlik malzemesi alıyor. Bazı okullarda kayıt işlemlerinde bu olay zorunlu tutuluyor. Okullarda güvenlik görevlisi yok, uyuşturucu okul içlerine kadar girdi. Özellikle yoksulluk oranının yüksek olduğu bölgelerde bıçaklı kavga haberleri geliyor. Ama Sayın Bakan okulların güvenliğini sağlamak yerine danışma ataması yapıyor. 2 Ocak 2014 tarihinden itibaren Milli Eğitim Bakanlığı Din Öğretimi Genel Müdürü olarak görev yapan Nazif Yılmaz 8 Ocak 2022 itibarıyla Milli Eğitim Bakan Yardımcısı olarak atandı. Nazif Yılmaz, AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan’ın imam hatipten sınıf arkadaşı. Maşallah öyle yetenekli bir sınıfki mevcutlarının hemen hemen hepsi kamuda üst düzey görevdeler.

Milli Eğitim Bakanlığı bütçesinin yüzde 81’ine baktığımızda personel için harcanıyor. Kamuda en çok personel istihdamı Milli Eğitim Bakanlığı’nda. Milli Eğitim Bakanlığı’nda olmasına rağmen eğitim hizmetlerinde çalışanların tamamı yoksulluk sınırının altında bir kısmı da açlık sınırının altında maaşlarla yaşamaya mahkum edilmiş. Örneğin, 25 yıllık bir öğretmen 24 bin 154 lira maaş alıyor ama siz öğretmene beyaz önlük vermeye kalkıyorsunuz. Öğretmenlerin sorunlarını çözmekten uzaksınız.

“ÖĞRENCİLER YOKSULLUK YÜZÜNDEN OKULDAN KOPUYOR”

Öğrenciler yoksulluk yüzünden okuldan kopuyor. Okul sırasında olması gereken çocuklar kayıt dışı çalıştırılıyor. Çocuklar bu ülkede değer görmedikleri için, güvencesiz hissettikleri için sanal bahse, uyuşturucuya yöneliyor. Bu bütçede çocukların suça, sanal bahse, madde bağımlılığına yönelmesini engelleyecek tedbir alınmasına dair bir kaynak yok. 21 yıldır yapboz tahtasına döndürdüğünüz eğitimde fırsat eşitliğini sağlayamadınız, yoksulluğu çözemediniz. Bu ülkede 6 yaşında ki bir çocuk evlilik adı altında yıllarca istismara uğradı, kamuoyunun tepkisi üzerine konuya el atıldı.

8 Haziran 2012 yılında kabul edilen 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Yönelik Şiddetin Önlenmesine Dair Kanunun amacı; şiddete uğrayan veya şiddete uğrama tehlikesi altında bulunan kadınların, çocukların, aile bireylerinin ve tek taraflı ısrarlı takip mağduru olan kişilerin korunması ve bu kişilere yönelik şiddetin önlenmesi amacıyla alınacak tedbirlere ilişkin usül ve esasları düzenlemektir şeklinde belirtilmektedir. Bu tedbirleri almaktan sorumlu olan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’dır. 6284’ü koruması gereken bakan diyor ki, ‘kadınlar uygulanmasını istemiyor.’ AKP Grup Başkanvekili Özlem Zengin seçim döneminde, ‘6284 bizim kırmızı çizgimizdir’ demişti. Şimdi soruyorum Sayın Bakan neden sizin kırmızı çizginiz değil? Partinizin görüşü nedir? Biriniz, ‘kırmızı çizgimiz’ diyor, biriniz, ‘kaldırılsın’ diyor. Biz hanginize inanacağız?”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir